Pazar, Ocak 28, 2007

Güç Kaynakları Hakkında Bilmemiz Gerekenler


Güç kaynakları, bilgisayarlar donanımları içerisinde titizlikle seçilmesi gereken bileşenlerin başında geliyor. Ülkemizde de bu konuda, hem tüketici hem de tedarikçi firma bazında artık yeterli bilinç oluşmuş durumda. Bir kaç yıldır sektörde kaliteli ürünleriyle isim yapmış bir çok güç kaynağı üreticisinin ürünlerini, ülkemizde rahatlıkla temin etmek mümkün.

İyi bir güç kaynağı nasıl anlaşılabilir?

  • Güç kaynağının ağırlığına bakabiliriz. Size komik gelebilir ama, içindeki heatsink'in kalitesi ve büyüklüğüne, bileşenlerine ve kullanılan malzemeye bağlı olarak kaliteli güç kaynakları daha ağır oluyorlar. Bu elbette bilinen, uluslararası isim yapmış markaların güç kaynaklarını karşılaştırırken iyi bir kriter değil ama, sahte etiketli güç kaynaklarında "malzemeden çalındığını" rahatlıkla söylemek mümkün.

  • Güç kaynağının içini açıp bileşenlerini inceleyebiliriz.

  • Her bir kanalda verdikleri voltaja bakabiliriz. Bunu kullanıcılar kendi sistemlerinde Mainboard Monitor benzeri programlar yardımıyla yapabilirler. Sizz ise voltmetre ve ampermetre kullanın.

    Her üretilen elektronik parçada olduğu gibi güç kaynaklarında da bazı enstitülerin verdiği uygunluk standatlarına dikkat edilmelidir.

    Biraz bilgi sahibi PC kullanıcıları artık şu soruyu sıkça soruyor: "Şu donanımlara sahibim; kaç Watt güç kaynağı bana yeter?" Daha önce belirttiğimiz gibi bu sorunun kesin cevabı yok; çünkü güncel donanımlara sahip ortalama bir sistem için 300 Watt güç kaynağı normalde yeterken, 350-400 Watt'lık kalitesiz güç kaynakları, iyi bir 300 Watt kadar stabilite sunamayabiliyorlar!!!

    Ancak yine de sisteminde ortalama donanımın üzerine çıktığı için (RAID diskler, yüksek bellek, çok sayıda PCI kart) ne kadarlık bir güç kaynağı alacağını bilmek isteyen kullanıcılar var. Aşağıda bu kullanıcılar için her bir donanımın çektiği yaklaşık güç değerlerini veriyoruz. Kullanıcılar bu tabloya göre hesaplarını yapabilirler. Ancak burada tüm donanımların aynı anda maksimum güç tüketmeyeceğini; yükün hep maksimumda kalmadığını ve dinamik olarak değiştiğini hatırlatalım.

    Güç kaynağının ağırlığı bir önem taşıyorsa, bunun nedeni içindeki bileşenlerdir. Kaliteli güç kaynakları içlerinde daha çok elektronik bileşen ihtiva ederler. Soğutucu panelleri dahabüyüktür. Sigortaları değiştirilebilir ve transformatörleri güçlüdür.

    Kaliteli bir güç kaynağı kullanmıyorsanız güç kaynağınızı ve belki de tüm PC'nizi riske atıyorsunuz demektir. Kaliteli güç kaynaklarının, piyasa işi ucuz modellerden 2-3 kat daha pahalı olduğunu biliyoruz ancak burada yaptığınız 30$'lık bir tasarruf ile belki 1000$'lık PC'nizi riske atıyorsunuz. Bu yüzden güç kaynağını arabanıza yaptırdığınız kasko, hatta zorunlu trafik sigortası olarak görmenizde fayda var - bu kaskoya sahip değilseniz tüm sorumluluk size ait.
  • Perşembe, Ocak 25, 2007

    Bilgisayarınızın Gücünü Koruma Yolları


    1- Işık ve kontrast ayarı

    Bir çok bilgisayar kullanıcısı aslında ışık ve kontrast ile sorun yaşamaz. Belki de yaşadığının farkına varmaz. Yüksek seviyedeki ışık, hem daha fazla elektrik tüketir hem de sağlığa zararlı- dır. Işık ve kontrast ayarını en iyi seviyeye getirmelisiniz.

    2- Monitörlerinizi uygun zamanda kapatın

    Monitörlerin çoğu CRT (Cathode Ray Tube – Katot Işınlı Tüp) türü monitörlerdir ve bu tür monitörler çok daha fazla güç harcarlar. Eğer bilgisayarınızı uzun süre kullanmayacaksanız, monitörünüzün boşuna açık kalmasına gerek yoktur. Windows işletim sistemi, bu önlemi dilerseniz sizin için alabilir. Şu adımları denemelisiniz; Denetim Masası/Güç Seçenekleri penceresini açıp Güç Düzenleri menüsünde bulunan Ev/Ofis Masası seçeneğini işaretleyip Monitörü Kapat başlığının hemen yanına size uygun olan bir süre, örneğin 10 dk seçip Uygula butonuna basın.

    3- Sabit disklerinizi kapatın

    Siz işletim sistemini kullanırken ya da bir uygulamayı çalıştırdığınızda sabit diskinizdeki veriler her zaman için okunurlar. Ve bu okuma işleminin gerçekleşmesi için sabit diskin çalışması gerekir. Diskler döndüğü sürece de güç tüketimi devam eder. Ancak uzun süreli olarak bilgisayarınızın başından ayrıldığınız zaman sabit disklerin çalışmasına gerek yoktur. Bu işlemi de otomatik hale getirebilirsiniz. Denetim Masası/Güç Seçenekleri penceresini açıp Güç Düzenleri menüsünde bulunan Sabit Diskleri Kapat başlığının hemen yanına size uygun olan bir süre, örneğin 20 dk seçip Uygula butonuna basın.

    4- Çevrebirimleri kapatın

    Tarayıcılar, hoparlörler, yazıcılar gibi çevre birimleri, açık olduğu sürece elektrik kaynağını ciddi anlamda kullanırlar. Bir çok kullanıcı ise bu araçların açık kaldığının farkına bile varmaz. Bilgisayar kapandığında her şeyin de kapandığını zanneder. Oysa durum öyle değildir. Bu konuda biraz cimri davranmanız size çok şey kazandırabilir.

    5- Bilgisayarınızı askıya alın

    Bilgisayarınızı geçici olarak kapatabileceğinizi biliyor musunuz? Yani siz, uygulamalar üzerinde çalışırken bilgisayarınızı kapatıyorsunuz ve sonra tekrar açtığınızda bilgisayarınız tüm uygulamalar çalışırkenki hali ile yeniden karşınızda. Bunu Askıya Al seçeneği hallediyor. Bu seçeneği aktif hale getirmek için şu adımları izleyin; Denetim Masası/Güç Seçenekleri penceresini açın ve Gelişmiş sekmesinde bulunan Bilgisayarımın güç düğmesine bastığımda başlığının altındaki seçenekler arasından Askıya Al seçeneğini işaretleyin ve Uygula butonuna tıklayın. Artık kasanı n önünde bulunan güç düğmesine bastığınızda bilgisayarınız uyku moduna geçecektir. Tekrar bastığınızda ise aynı şekilde uyanacaktır.

    6- Gerektiğinde beklemeye alın

    Bilgisayarınızı beklemeye aldığınızda işletim sisteminiz tüm donanımları düşük güç konumuna getirir. Bu uygulamayı daha çok, bilgisayarınızın başından kısa süreli ayrılmalarınızda kullanabilirsiniz. Burada hatırlatmamız gereken bir nokta ise, bilgisayarınız bu esnada bir elektrik kesintisine maruz kaldığında kaydedilmemiş verileriniz kaybolabilir. O nedenle beklemeye almadan önce verilerinizi kaydetmekte fayda var. Bu özelliği kullanmak için Başlat/Bilgisayarı Kapat seçeneğini tıklayın. Karşınıza gelen pencereden de Beklemede ikonuna tıklayın.

    7- UPS kullanın

    Özellikle ülkemizdeki elektrik kesilmelerinin sıklığı göz önüne alındığında bir UPS kullanmak kesinlikle iyi bir fikirdir. UPS sahibi iseniz o zaman Denetim Masası/Güç Seçenekleri penceresindeki Kesintisiz Güç Kaynağı sekmesinde ilgili ayarları kullanabilirsiniz. Bu ayarları kullanmadan önce güç kaynağınızın doğru olarak yapılandırıldığından emin olmalısınız.

    8- Dizüstü bataryaları

    Dizüstü bilgisayarınızı tam olarak şarj etmelisiniz. Yarım şarj ettiğiniz durumları tekrar ettikçe bataryanızın ömrünü zayıflattığınızı hatırlatmak isteriz. Uzun süreli kullanımlarda mümkünse yanınızda yedek batarya bulundurmayı ihmal etmeyin. Dizüstü bilgisayarları da uyku moduna kolayca geçirebilirsiniz. Böylece bataryanızı daha uzun süre kullanabilme imkânına kavuşursunuz.

    9- USB aygıtlar

    Bilgisayarınızla beraber kullandığınız USB aygıtlar, türlerinde göre değişik miktarlarda güç harcarlar. USB kahve ısıtacağı bile olduğunu düşünürsek, ne demek istediğimiz daha net anlaşılır. O nedenle bu aygıtları kullanmadığınız zaman doğru adımlarla devre dışı bırakmalısınız.

    10- Dizüstü güç şemaları

    Dizüstü bilgisayarlar, bataryalarını en iyi şekilde kullanmak için beraberinde yazılımlarla gelirler. Bu yazılımlar, kullanıcıya açıklayıcı bilgiler eşliğinde bazı sonuçları gösterir. Kullanıcı da bu yazılımlar yardımıyla gerekli düzenlemeleri yaparak, sınırlı olan gücü, en iyi şekilde kullanmak için elinden geleni yapmış olur.

    11- Windows’ta Güç Yönetimi

    Windows XP’nin size güç seçenekleri ile ilgili değişik seçenekler sunduğunu biliyor muydunuz? Tüm bu seçenekler, “Denetim Masası” içerisinde bulunan “Güç Seçenekleri” bölümünde saklı.

    Bu seçenekleri kullanarak bilgisayarınızda bulunan donanımların güç tüketimlerini (monitör, sabit disk, vb.) kullanılmadıkları zaman minimuma indirebilirsiniz. Söz konusu seçenekler ACPI (Advanced Configuration and Power Interface – Gelişmiş Güç Seçenekleri) destekleyen bilgisayarlarda çalışmaktadır. Günümüzde hemen hemen bütün bilgisayarlar bu desteği vermektedir.

    Sabit Disk Bakımı


    Satın aldığınız sabit diske ilk geldiği günden beri bakım yaptırmamak, yeni bir otomobile ömür boyu bakım yaptırmamak gibidir. Belli bir çok ipucunu kullanarak sabit diskinizi koruma altına alıp her zaman için hızın keyfini çıkarabilirsiniz.

    1- Virüsleri kontrol edin

    Sabit disklerin yavaşlamasının nedenleri arasında ilk sırayı virüsler almaktadır. Virüslerden korunmak için bir antivirüs yazılımı bulundurmalısınız. Sadece antivirüs yazılımı kullanmak ise tam çözüm değildir. Yeni virüs güncellemelerini sıkı sıkıya takip etmeli, hatta bu uygulamayı otomatikleştirip düzenli hale getirmelisiniz.

    2- Çöplüklere son verin

    Zamanla sabit diskinizde asla kullanmayacağınız bir çok dosya birikir. Programların kullanımından ve internetten ve kurulumlardan kaynaklanan bu çöplükleri düzenli olarak temizlemeyi unutmayın.

    3- Casusları imha edin

    Bilgisayarınızda bulunan ve gereksiz gördüğünüz dosyaları kaldırsanız bile sabit diskinizin gizli bölmelerinde saklanmış olan dosyalar da vardır. Bu dosyaları temizlemek için özel bir yazılım kullanmak şart. Ad-Aware, Spybot Search and Destroy gibi casus dosya avcısı yazılımları kullanarak temizlik yapmayı ihmal etmeyin.

    4- Hata denetimi

    Diskinizde oluşan hatalı yüzeyler, okunmaz hale gelebilir. Windows işletim sistemiyle birlikte gelen Hata Denetimi (Scandisk) aracı ile bu sorunları en aza indirebilirsiniz. Söz konusu araç, Bad Sector olarak adlandırılan hatalı yüzeyleri de onarabilme imkânına sahiptir. Hatalı yüzeyleri düzeltme seçeneğini seçtikten sonra bilgisayarınız yeniden başladığında bu araç çalışacak ve sabit diskinizin performansına katkıda bulunacaktır.

    5- Disk birleştirici

    Disk birleştiricisi kısaca, verileri ulaşmak istediğinizde size en kısa zamanda bu hizmeti sağlayabilmek için sabit diski yeniden organize eder. Böylece işletim sisteminizin çalışma hızında ciddi anlamda artış hissedersiniz. Unutmayın, bu aşamada verileriniz taşınmamaktadır.

    6- Düzenlenmiş veriler

    Diskinizde bulundurduğunuz verileri gruplandırma ve organize etmek de sabit diskinizde hız artışını sağlayabilir. Bu işlem bir çok kişi için sıkıcı olabilir. Ancak verileri düzenli tutmak ve dağınık bulundurmamak, gruplandırmak gibi uygulamaları alışkanlık haline getirmek en iyi çözüm olacaktır.

    7- Yedek almayı unutmayın

    Hiçbir sabit disk sonsuza kadar hayatta kalamaz. Eninde sonunda hata verecektir. Fakat bu, verilerinize mutlaka veda edeceğiniz anlamına gelmemeli. Eğer verilerinizi disket, CD veya DVD’lere düzenli olarak yedeklerseniz, çok önemli olan verileriniz için gerekli olan önlemi de almış olacaksınız. Eğer bu işlem sizin için sıkıcı ise o zaman USB bellek kullanmalısınız. Bu araçlar hem hızlı, verimli ve güvenilirdir.

    8- Verileri kalıcı olarak silin

    Silmek istediğiniz dosyaları Delete fonksiyonunu kullanarak sildiğinizde, aslında tam olarak sabit diskinizden silme işlemi gerçekleşmez. Sabit diskten tamamen silmek istediğiniz dosyalar için özel bir yazılım kullanabilirsiniz. Bunun için Norton Cleansweep ve benzeri yazılımları tavsiye ediyoruz.

    9- Sabit diski bölümlendirin

    Genellikle sabit diskler tek bir bölüm (partition) ile kullanılmaktadır. Örneğin 60 GB’lık bir sabit diskin bütün kapasitesi sadece C: sürücüsünde olduğunu varsayalım. Bunun yerine 30 GB’lık bir C: ve 30 GB’lık bir D: sürücüsü oluşturulmuş ikinci bir sistem varsayalım. ikinci sistemde işletim sisteminin verilere erişim süresi daha da kısalacaktır.

    10- Donanımsal hızlandırma

    Yukarda, sabit diskinizin hızını arttırmak için bazı ipuçlarını sıraladık. Sabit diskinizi her ne kadar hızlandırmaya çalışsanız da donanımsal özelliklerinden dolayı hızı sınırlıdır. Örneğin; 5200 RPM veya 7200 RPM (Rotatinse Per Minute – Dakikadaki Dönüş Sayısı). Bu hız, e-posta göndermek, ofiste çalışmak için yeterli gibi görünse de daha ağır işlemler için yetersiz kalmaktadır. Bunun için 10 000 RPM veya 15 000 RPM hızındaki sabit diskleri kullanabilirsiniz. Bu tür sabit diskler, video işleme gibi daha çok performans gerektiren işlemler için birebirdir. Ancak fiyatları da bir o kadar pahalıdır.

    11- Bakımı zamanlayın

    Bakım için her zaman uygun olmayabilirsiniz veya bu gibi önemli işleri unutma ihtimaliniz olduğunu da bilmelisiniz. Windows XP veya 3. parti yazılımlar bu işlemi otomatik hale getirerek size büyük kolaylık sağlayabilir. Söz konusu araçlar, zamanı geldiğinde çalışacak ve bakımı otomatik olarak çalışacaktır. Böylece sıkıcı işlemleri yapmaktan da kurtulmuş olacaksınız.